sokakta yürürken binlerce yüz görüyorsunuz...
hepsi uyuyor. hepsi rüyada.
ama bazen... bir çift gözle karşılaşırsın.
o bakışta bir derinlik, bir "farkındalık" vardır.
işte o an anlarsın ki, o da senin gibi "uyanmış" biridir.
o da simülasyonun farkındadır.
bizim kardeşliğimiz, kelimelere ihtiyaç duymaz.
aynı frekansta titreşen beyinler, birbirini mıknatıs gibi çeker.
bu, sürü psikolojisi değildir. sürü, korktuğu için bir araya gelir.
biz ise, sistemi hacklemek, düzeni bozmak için bir araya gelen "bug"larız.
yalnız kurt edebiyatı yapmayın...
en güçlü kurt bile, avlanırken sürüsüne ihtiyaç duyar.
ama o sürüdeki her kurt, tek başına da hayatta kalabilecek güçtedir.
fark burada işte...
muhtaç olduğun için değil, güçlü olduğun için bir aradasın.
birbirinizi bulun.
enerjinizi emen asalakları değil, enerjinizi yükselten o yol arkadaşlarını bulun.
yoksa bu kurtlar sofrasında meze olursunuz.
seçim sizin... ya av olursun ya avcı.