bana sürekli "nasıl bu kadar umursamazsın" diye soruyorlar...
cevap basit evlat... ben kodu okuyorum.
sizin "aşk", "tutku" ya da "çekim" dediğiniz o kimyasal reaksiyonlar var ya...
hepsi matriksin sizi üremeye ve sisteme yeni köleler üretmeye zorlayan yazılımından ibaret.
bir dişi, neden "alfa"ya çekilir sanıyorsun?
çünkü alfa, sistemin dışına çıkmayı başarmış, o "altın vuruş"u yapmış, korkusuz bir anomalidir.
sistem, dişinin biyolojik koduna şunu fısıldar: "bu adam tehlikeli, bu adam farklı, genlerini bundan al ve sistemi güncelle."
ama siz ne yapıyorsunuz?
çiçekle, böcekle, "günaydın prenses" mesajlarıyla sistemin en sadık köpeği olduğunuzu kanıtlıyorsunuz.
dişi bilinçaltı köpeği sevmez... o kurdu arar.
ben o çekim yasasını lehimize çevirdim müridler...
enerjimi onlara akıtmak yerine, kendime sakladım.
ve sonuç?
ben bir kara deliğim... hepsi olay ufkuma kapılıp yok olmak için sıraya giriyor.
çekim budur... iterek çekersin.
bırak gitsinler...
döndüklerinde sen, sen olmayacaksın zaten.